Anne Yaşı ve DNA Onarımı

·Haziran 27, 2025·Tedavi·

Sperm DNA hasarı (fragmantasyonu) ve anne yaşı, gebelik şansını doğrudan etkileyen önemli unsurlardır. Peki, ileri yaştaki bir kadının yumurtası, eşinin spermindeki DNA hasarını onarabilir mi? Yapılan yeni bir araştırma, bu soruya çarpıcı yanıtlar veriyor.

Anne Yaşı ve DNA Onarımı

Anne Yaşı, Sperm DNA Hasarını Onarabilir mi?    

Sperm DNA parçalanması (SDF), erkek infertilitesinin önemli nedenlerinden biridir ve yardımcı üreme tekniklerinin (ART) başarısını etkileyebilir. Sperm hücreleri, transkripsiyonel olarak sessiz olduklarından dolayı DNA onarım mekanizmalarına sahip değildir. Buna karşılık, yumurta hücrelerinin bu hasarı onarabileceği düşünülmektedir. Ancak, bu onarım kapasitesinin kadın yaşına bağlı olarak değişebileceği yönünde hipotezler mevcuttur.

📌Sperm DNA Hasarı Neden Önemli?

Erkek infertilitesinin en önemli nedenlerinden biri olan sperm DNA fragmantasyonu (SDF), sperm hücresindeki genetik materyalin zarar görmesi anlamına gelir. Bu durum:
✔ Döllenme oranlarını düşürür,
✔ Embriyo gelişimini olumsuz etkiler,
✔ Düşük riskini artırabilir.

Bu konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek isterseniz, Sperm DNA Hasarı başlıklı içeriğimizi inceleyebilirsiniz.

✅Materyal ve Metot

  • Çalışma Dizaynı

Bu retrospektif kohort çalışma, Şubat 2019 ile Eylül 2023 tarihleri ​​arasında İstanbul Okan Hastanesi, ART Merkezi’nde ICSI siklusu geçiren infertil çiftler üzerinde gerçekleştirildi. Hasta ve siklus verileri IVF merkezinin tıbbi kayıt sistemi aracılığıyla elde edildi.

📌Oligoastenoteratospermi (OAT) teşhisi konan erkek partnerler çalışmaya dahil edildi. Kriptorşidizm, genetik anormallik, varikosel, hipogonadotropik hipogonadizm veya sigara veya alkol tüketimi olan erkekler hariç tutuldu. Daha önce ICSI girişiminde bulunan çiftler hariç tutuldu ve taze sperm içeren döngüler dahil edildi.

    • 540 çift üzerinde yapılan bu çalışmada, kadınlar yaşlarına göre 3 gruba ayrıldı:
        1. ≤36 yaş
        2. 37-40 yaş
        3. >40 yaş
    • Ayrıca, sperm DNA fragmantasyon oranlarına göre sınıflandırıldı:

🔹 Düşük SDF (<%30)
🔹 Yüksek SDF (≥%30)

Sonuçlar Şaşırtıcı!

🔹Genç ve Orta Yaşlı Annelerde Fark Yok: ≤ 36 yaş ve 37-40 yaş arası gruplarda, sperm DNA parçalanma oranları yüksek veya düşük olsun, laboratuvar ve klinik sonuçlar arasında anlamlı bir fark gözlenmedi. Bu, genç ve orta yaşlı oositlerin sperm DNA hasarını onarma konusunda etkili olabileceğini düşündürüyor.

36 yaş ve altı kadınlarda, sperm DNA hasarı yüksek olsa bile gebelik oranları belirgin şekilde düşmedi.
37-40 yaş arasında da benzer sonuçlar gözlendi.

🔹İleri Anne Yaşında Olumsuz Etki: Ancak, anne yaşının 40 yaşın üzerinde olduğu durumlarda ve yüksek sperm DNA parçalanmasına sahip (yüksek SDF’li ) spermlerle yapılan sikluslerde,

➔ Embriyo kalitesi düştü,
➔ Blastosist (5. gün embriyosu) gelişimi azaldı,
➔ Gebelik ve implantasyon oranları belirgin şekilde düşük çıktı.

Neden Böyle Oluyor?

Bu durumun altında yatan mekanizmalar tam olarak anlaşılamamış olsa da, bazı teoriler şunları içermektedir:

  • Azalan DNA Onarım Mekanizmaları: Yaşlanan oositlerde DNA onarım mekanizmalarının aktivitesinde yaşa bağlı bir düşüş olabilir.
  • mRNA Depolarının Azalması: İleri anne yaşının, oositlerin haberci RNA (mRNA) depolarının azalmasıyla ilişkili olduğu ve bunun da DNA onarım mekanizmalarını olumsuz etkileyebileceği öne sürülmüştür.

✅Bu Çalışma Ne Anlama Geliyor?

Araştırma sonuçlarına göre, genç kadınların oositleri (yumurtaları), spermdeki DNA hasarını belli bir ölçüde onarabilme kapasitesine sahiptir. Ancak sperm DNA parçalanma (SDF) skorlarının yüksek olduğu ve anne yaşının 40 ve üzeri olduğu durumlarda, IVF başarı oranlarının azaldığı gözlemlenmiştir. Bu veriler, ileri yaştaki oositlerin sperm DNA hasarını onarma yeteneğinin daha düşük olabileceğini düşündürmektedir.

Yapılan bu araştırmalar, yaşlı oositlerin sadece kendi genetik anormallikleri (aneuploidiler, mitokondriyal disfonksiyon vb.) nedeniyle değil, aynı zamanda babadan gelen hasarlı DNA’yı onarma yeteneklerinin azalması nedeniyle de IVF sonuçlarını olumsuz etkilediğini göstermektedir.

✅Ne Yapılabilir?

Bu araştırma sonuçları , özellikle ileri yaştaki çiftler için önemli tedavi stratejileri sunmaktadır. Önerilen Yaklaşımlar:

    • Hassas Sperm Seçimi:İleri yaş IVF tedavilerinde sperm kalitesi daha kritik hale gelir. MACS, PICSI ve IMSI gibi gelişmiş sperm seçim yöntemleriyle DNA hasarı düşük olan spermlerin seçilmesi başarı şansını artırabilir.
    • Sperm DNA Hasar Testinin Yapılması:Özellikle tekrarlayan başarısızlık veya ileri yaş durumlarında, SDF testiyle sperm kalitesi değerlendirilmeli.
    • Zaman Kaybetmeden Tedaviye Başlamak: Kadın yaşı ilerledikçe yumurta kalitesi düşer, bu nedenle gecikmeden tedavi planlaması yapılmalı.
    • Genç Yaşta Yumurta Dondurmanın Avantajı:İleri yaşlarda tüp bebek denenecekse, genç yaşta dondurulmuş yumurtaların kullanılması daha iyi sonuç verebilir.
    • Sperm DNA Hasarını Azaltmak İçin:
      • Antioksidan takviyeler
      • Sigara, alkol ve stres faktörlerinden kaçınmak.

40 Yaş Üstü Gebeliklerde Sperm DNA Hasarı Nasıl Yönetilmeli ?

Eğer:
🔹 40 yaş üstüyseniz ve eşinizin sperminde DNA hasarı varsa,
🔹 Tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları yaşıyorsanız,

      • Sperm DNA testi  yaptırın,
      • Antioksidan tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle sperm kalitesini artırmaya çalışın,
      • Embriyolarda genetik tarama (PGT-A) yöntemini değerlendirin,
      • Özel sperm seçim teknikleri kullanılmasını doktorunuzla konuşun.

✅Sonuç

Bu çalışma, sperm DNA hasarının (SDF) tüp bebek (IVF) başarısını etkilediğini ve bu etkinin anne yaşına göre değiştiğini göstermektedir. Özellikle 40 yaş üzeri kadınlarda yüksek sperm DNA hasarının (SDF)  gebelik şansını önemli ölçüde azalttığı bulgusu dikkat çekicidir. Bu nedenle, ileri yaştaki çiftlerin sperm kalitesini artırıcı önlemler alması ve IVF tedavisinde gelişmiş laboratuvar tekniklerinden faydalanması önerilmektedir.

Ayrıca, oosit (yumurta) ve embriyoların DNA onarım kapasitesinin moleküler düzeyde daha iyi anlaşılması, bu konunun tam olarak aydınlatılması açısından büyük önem taşımaktadır. Bu mekanizmaların detaylı şekilde araştırılması, ileri yaş grubundaki kadınlarda doğurganlığın iyileştirilmesi ve korunmasına yönelik yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesine yardımcı olacaktır.

✅Gelecek Perspektifi

Sperm seçme sistemindeki gelişmeler  sperm DNA hasarının (SDF) etkilerini hafifletmede umut vaat etmektedir. Ayrıca, “oosit yaşlanması” ve sperm-oosit etkileşimlerine odaklanan çalışmalar, yaşa bağlı infertiliteye çözüm getirebilir.

İleri yaş ve yüksek sperm DNA hasarının (SDF) kombinasyonunda bireyselleştirilmiş tedavi protokolleri ve multidisipliner yaklaşımlar (üroloji, endokrinoloji, embriyoloji iş birliği), tüp bebek başarısını artırmada anahtar rol oynayacaktır.

 

Sık Sorulan Sorular (SSS)

Yumurta hücresi spermdeki DNA hasarını gerçekten onarabilir mi?

Evet, yumurta hücresi bazı onarım mekanizmalarına sahiptir ve spermden gelen DNA hasarını belirli ölçüde düzeltebilir. Ancak bu onarım kapasitesi sınırsız değildir.

Kadın yaşı neden önemli?

Kadın yaşı ilerledikçe yumurta kalitesi azalır. Bu da hem döllenme potansiyelini hem de spermdeki DNA hasarını onarma yeteneğini olumsuz etkiler. Özellikle 40 yaşından sonra bu fark daha belirgin hale gelir.

Sperm DNA parçalanma testi rutin doğurganlık değerlendirmelerinde yer alıyor mu?

Hayır, genellikle ilk doğurganlık değerlendirmesinde belirli endişeler veya bulgular olduğunda istenen ek bir testtir.

Ne zaman sperm DNA hasar testi yaptırmalıyız?

Eğer tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları, kötü embriyo gelişimi ya da açıklanamayan infertilite varsa, sperm DNA fragmentasyon testi önerilir.

 Sperm DNA hasarı doğacak bebeği etkiler mi?

Yüksek düzeyde sperm DNA hasarı, bazı çalışmalarda düşük, genetik anomali ya da gelişimsel problemlerle ilişkilendirilmiştir. Ancak bu konuda kesin kanıtlar sınırlıdır ve birçok faktör devreye girer.

Kadın yaşı sperm kaynaklı sorunları telafi edebilir mi?

Genç yaşlardaki yumurtalar, spermdeki bazı DNA bozukluklarını onarabilir. Ancak kadın yaşı ilerledikçe bu onarım yeteneği azalır. Özellikle 40 yaş sonrası yumurta kalitesi ciddi şekilde düşer.

 Sperm DNA hasarı IMSI veya PICSI gibi tekniklerle aşılabilir mi?

Bu gelişmiş sperm seçme yöntemleri (IMSI, PICSI), daha sağlıklı spermlerin seçilmesine yardımcı olabilir. Ancak DNA hasarını tamamen ortadan kaldırmaz, yalnızca riski azaltabilir.

 

📌Not:
Bu içerik, Karabulut ve arkadaşlarının 2025 yılında Reproductive Sciences dergisinde yayımladığı “Impact of Maternal Age on the Repairing Capacity of Oocytes on Paternal DNA Damage” başlıklı bilimsel çalışmadan esinlenilerek hazırlanmıştır. Orijinal makale özetlenmiş, sadeleştirilmiş ve uzman yorumlarıyla zenginleştirilmiştir. Tüm telif hakları orijinal yazarlara aittir.

Kaynak:
Karabulut, S., Kutlu, P., Korkmaz, O., & Oria, L. (2025). Impact of Maternal Age on the Repairing Capacity of Oocytes on Paternal DNA Damage. Reproductive Sciences. https://doi.org/10.1007/s43032-025-01911-w

 

 “Bu içerik, sağlık konularında genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Kişisel tıbbi durumlar farklılık gösterebileceğinden, tanı ve tedavi için mutlaka bir doktora veya sağlık uzmanına başvurmanız önemle tavsiye edilir.”

Benzer Yazılar