GENETİK TESTLER​

Erkek infertilitesinde genetik son derece önemli bir konudur. Ancak şu an için bu konuda yapılabilen genetik testler oldukça sınırlıdır. Ayrıca günümüzde nedeni bilinmeyen erkek infertilitesinde henüz saptanmamış çok sayıda genetik sorun olduğu bilinmektedir. Her geçen gün bu genetik sorunların tespit oranı artmaktadır. Bu nedenle, bir erkekte genetik test sonuçları normal çıkarsa, bu genetik bir sorun varlığını tamamen ortadan kaldırmaz; bu yalnızca erkeğin şu anda testi yapılan herhangi bir genetik anormalliğe sahip olmadığı anlamına gelir.

Genetik sorunlar sperm üretiminde bozulma, sperm fonksiyonunda bozulma ya da sperm taşınmasında bozulmaya neden olarak infertiliteye yol açmaktadır. Genetik incelemeler her infertil erkek için gerekli görünmemekle beraber belirli durumlarda erkek infertilitesinin genetik nedenlerinin ortaya konulması tedavi yaklaşımları ve onların doğacak çocuklarına taşınma risklerini ortaya koymayı sağlayacaktır.

İnsanlar normalde kırk altı kromozoma (yirmi üç çift kromozom) sahiptir. Kromozomların kırk dördü otozom olarak adlandırılır ve ikisi de X kromozomu veya Y kromozomu olabilen cinsiyet kromozomlarıdır. Kadınların iki X kromozomu (XX) ve erkeklerin bir X ve bir Y kromozomu (XY) vardır.

Y kromozomunda erkek doğurganlığını etkilediği bilinen iki önemli ve belirgin alan vardır:
1) SRY (Sex determining Region on chromosome Y )(cinsiyet belirleyici bölge Y) geni :Y kromozomu üzerinde bulunan ve erkek cinsiyet gelişiminde rol oynayan en önemli gendir.
2) Genlerin AZF (azoospermik faktör) bölgesi: Sperm üretimini sağlayan genler ise Y kromozomu uzun kolu üzerinde AZF bölgesinde yer alır.

Genetik testler şu durumlarda önerilmektedir.

  •  Sperm sayısı 5 milyon/cc’nin altında olan ve kısırlığa yol açan başka bilinen önemli bir nedeni olmayan (diğerlerinin yanı sıra obstrüksiyon veya önceki kemoterapi gibi) erkekler için karyotip ve Y kromozomu mikrodelesyon genetik test önerilmektedir.
  • Daha önce tekrarlayan gebelik kaybı olan olgularda
  • Daha önce tekrarlayan başarısız yardımcı üreme tekniği uygulaması olan olgularda
  • Daha önce konjenital (doğumsal) anomalili gebelik öyküsü olan çiftlerde
  • Ailede infertil erkek birey öyküsü olan hastalarda (ailevi infertilite değerlendirilmesi amacı ile) önerilmektedir.

Günümüzde doğurganlık sorunları yaşayan erkeklerde uygulanabilen dört ana genetik test bulunmaktadır.

  • KARYOTİP TESTİ

Genetik araştırma için kromozomların sayısal ve yapısal bozukluklarını ortaya koymak amacıyla periferik karyotip adı verilen kan tetkiki yapılır.Bu tetkik aynı zamanda uygulamalarda tekrarlayan gebelik kayıpları olan çiftlere de yapılmaktadır. Kromozomları, delesyonlar(silinmeler), translokasyonlar ve inversiyonlardan (kromozom yapısının kendi içinde yer değiştirmesi veya ters dönmesi) kaynaklanan sorunlar açısından değerlendirir.

Karyotip testiyle tespit edilebilecek olası anormallikler şunlardır:

        • 47, XXY (Klinefelter Sendromu)
        • 47, XYY
        • 46, XY/47, XXY (Mozaik Klinefelter sendromu)
        • 46, XX (de la Chapelle Sendromu)
  • Y KROMOZOMU MİKRODELESYONU TESTİ

Y kromozomu mikrodelesyonu sperm üretimi için gerekli genetik özelliklerin sürdürülmesinden sorumlu olan Y kromozomunun dağılımındaki silinmelerin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Y kromozomu mikrodelesyonu testi sperm üretimi için kodlandığı bilinen Y kromozomunun AZF bölgesindeki delesyonları arar.AZF bölgesi üzerinde a, b, c bölgelerinde yerleşik olan bu genlerdeki eksiklikler yer aldıkları bölgelere göre farklı sonuçlar doğurabilirler. Bu genlerin eksiklikleri kısmı veya tam noksanlık şeklinde olabilir.
AZF mikrodelesyonları, azospermi(sperm yokluğu) , oligoazospermi (Sperm sayısının < 20 milyon /ml ) ve aynı zamanda Sertoli Cell Only (SCO) hipospermatogenezis, matürasyon yokluğu ve morfolojik sperm anomalilerine kadar giden değişik histolojik bulgular ile ilişkili bulunmuştur.
Günümüzde Y mikrodelesyonu değerlendirilmesi halen daha mikro TESE öncesi sperm elde etme olasılığını ortaya koymada en geçerli ve güvenilir incelemedir ve azoospermik tüm olgularda mutlaka yapılmalıdır. ICSI veya TESE/ICSI planlanan azospermi veya oligospermili hastalarda Y kromozom mikrodelesyon taraması önerilmektedir.
Yapılan inceleme sonucunda;

      •  AZF a, b veya c bölgelerinden herhangi birinde kısmi noksanlık var ve hastada menide sperm izlenmiyorsa bu olgulara mikro TESE yapılabilir. Sperm elde etme olasılığı kısmi AZF c noksanlığında en yüksek, diğerlerinde nispeten daha düşüktür.
      •  AZF c bölgesinde tam noksanlık varsa bu olguya mikro TESE uygulanabilir ve sperm elde etme olasılığı vardır.
      •  AZF a veya b bölgelerinden birinde tam noksanlık varsa veya AZF a+b+c bölgelerinin hepsinde tam noksanlık var bu olgularda sperm üreten genler yoktur ve mikro TESE ile sperm elde etme şansı bulunmamaktadır. BU olgular için mikro TESE işlemi yapılmasına gerek yoktur.

Y kromozom eksikliği olan bir erkekte sperme elde edildiği takdirde doğacak çocuk eğer çocuk erkek olacaksa babadaki bu genetik sorun aynen çocukta da görülecektir.

  • KİSTİK FİBROZİS (KF) TESTİ

Doğuştan bilateral vas deferens yokluğu sperm taşınmasını engelleyerek azoospermiye neden olur. Ayrıca Kistik fibrozis erkeklerde sperm parametrelerinde bozulukluklar tanımlanmıştır.ICSI öncesi doğuştan bilateral vas deferens yokluğu olan hastalarda ve oligozoospermisi(Sperm sayısının < 20 milyon /ml) olan erkeklerin tarama için değerlendirilmesi önerilmektedir. Özellikle aile öyküsünde Kistik fibrozis bulunan kişilerin genetik danışmalık alması ve taşıyıcılık testleri yaptırması gerekir.

  • SPERM DNA TESTİ

Sperm DNA’sının bütünlüğü, sperm DNA’sının parçalanmaya karşı direnç yeteneğine bakılarak değerlendirilebilir. Açıklanamayan infertilite tanısı almış çiftlerde, erkekten alınan örneklerde sperm DNA hasar oranı sıklıkla yüksek olarak gözlenmektedir. DNA hasar oranının fertilite açısından sınırını ortaya koyacak net bir cevap yoktur. Fakat sperm DNA hasar oranı yükseldikçe fertilizasyon başarısı düşmekte ve fertilizasyon olsa bile bunlardan gelişebilecek embriyoların gelişimi de bozulabilmektedir.
Sperm DNA testinin yapılma nedenleri

      • Açıklanamayan infertilite
      • Tekrarlayan açıklanamayan gebelik kaybı
      • Tekrarlayan açıklanamayan tüp bebek başarısızlığı
      • Kemoterapi görmüş erkek hastalar
      • İleri babalık yaşına gelmiş olduğu düşünülen çeşitli risk altındaki erkeklerde sperm DNA’sının bütünlüğünü değerlendirmek için sperm DNA testine bakılabilir.