TİROİD SORUNLARI

Tiroid sorunları, tiroid bezinin yeterli ya da dengeli şekilde hormon üretememesi durumudur. Hormonların az salgılanması hipotiroidizm, fazla salgılanması ise hipertiroidizm olarak adlandırılır. Bu tiroid sorunları kadınlarda çeşitli sağlık sorunlarına yol açabileceği gibi, doğurganlık üzerinde de önemli etkilere sahip olabilir.

Tiroid Bezi ve Tiroid Hormonları

Tiroid bezi, boynun ön kısmında, nefes borusunun (trakea) önünde yer alır ve endokrin sistemin en büyük organıdır. Bu bezin temel görevi, metabolizma hızını düzenleyen tiroid hormonlarını üretmek ve salgılamaktır. Tiroid hormonları; enerji üretimi, ruh hali, adet döngüsü ve üreme sağlığı da dahil olmak üzere birçok vücut fonksiyonunu doğrudan etkiler.Bu hücreler, metabolizmanın düzenlenmesinde rol oynayan iki temel hormonu üretir:

    • Tiroksin (T4): Dört iyot atomu içerir ve tiroid bezinden en çok salgılanan hormondur.
    • Triiyodotironin (T3): Üç iyot atomu içerir ve T4’e göre çok daha aktiftir. Metabolik etkilerin büyük kısmından T3 sorumludur.

Tiroid Hormonlarının Düzenlenmesi: TSH ve TRH:Tiroid hormonlarının üretimi, beynin hipotalamus ve hipofiz bölgeleri tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilir:

    • TRH (Tirotropin Salgılatıcı Hormon): Hipotalamus tarafından salgılanır ve hipofiz bezini uyararak TSH üretimini başlatır.
    • TSH (Tiroid Uyarıcı Hormon): Hipofiz bezinden salgılanır ve tiroid bezini T3 ve T4 üretmesi için uyarır. TSH düzeyleri, tiroid fonksiyonlarının değerlendirilmesinde kritik öneme sahiptir.

Tiroidin Geri Bildirim Mekanizması

Tiroid hormonlarının üretimi, “hipotalamus-hipofiz-tiroid ekseni” olarak adlandırılan karmaşık bir sistemle dengede tutulur:

    1. Hipotalamus, TRH salgılar.
    2. TRH, hipofiz bezini uyararak TSH üretimini başlatır.
    3. TSH, tiroid bezini uyararak T3 ve T4 üretimini artırır.
    4. Kandaki T3 ve T4 hormon düzeyleri yükseldiğinde, hipotalamus ve hipofiz bu durumu algılar ve TRH ile TSH salgısını azaltır. Bu süreç negatif geribildirim olarak adlandırılır.

Tiroid Hormonları ve Üreme Sağlığı

Tiroid hormonları, vücudun metabolizması ve hücresel işlevleri için hayati öneme sahiptir ve üreme sistemi üzerinde doğrudan etkilidir. Tiroid bezinden salgılanan bu hormonların yetersizliği (hipotiroidi) veya aşırı üretimi (hipertiroidi), yalnızca genel sağlık üzerinde değil, aynı zamanda üreme sağlığı üzerinde de olumsuz etkilere yol açabilir.

Araştırmalar, tiroid fonksiyon bozukluklarının folikül gelişimi ve olgunlaşmasını olumsuz etkileyerek fertiliteyi (doğurganlığı) bozabileceğini göstermektedir. Ayrıca, gebelik sürecinde görülen spontan düşük, erken doğum ve düşük doğum ağırlığı gibi komplikasyonlar da tiroid hastalıklarıyla ilişkilendirilmiştir.

Özellikle, nedeni açıklanamayan infertilite vakalarında Hashimoto tiroiditi gibi otoimmün tiroid hastalıklarına sıkça rastlanmaktadır. Amerikan Tiroid Derneği, infertilite değerlendirmesi yapılan tüm kadınlarda TSH (Tiroid Uyarıcı Hormon) düzeyinin ölçülmesini önermektedir. Gebelik öncesinde ve gebelik süresince tiroid hormonlarının düzenli takibi, hem anne hem de bebek sağlığı açısından kritik öneme sahiptir.

Sonuç olarak, tiroid bozuklukları  kadınlarda hormonal dengeyi bozarak yumurtlama problemleri, adet düzensizlikleri ve düşük riski gibi sorunlara yol açabilir ve infertiliteye katkıda bulunabilir. Bu nedenle, infertilite değerlendirme sürecinde tiroid fonksiyonlarının mutlaka kontrol edilmesi ve gerektiğinde uygun tedaviye başlanması büyük önem taşır.

Tiroid Hormonları, TRH ve Prolaktin İlişkisi

Tiroid salgısının düzenlenmesinde TRH (tirotropin salgılatıcı hormon), hipotalamustan salgılanır ve hipofiz bezini uyararak TSH (tiroid stimülan hormon) ve prolaktin salgılanmasını sağlar. Bu nedenle, TRH düzeylerindeki artış hem TSH hem de prolaktin salgısını artırabilir .Hipotiroidi (tiroid hormon yetersizliği) gibi durumlarda, tiroid hormonlarının (T3 ve T4) düşük olması, negatif feedback mekanizmasını azaltarak TRH ve dolayısıyla TSH salgısını artırır. Aynı şekilde, TRH’nin artması prolaktin salgısını da uyarabilir. Bu yüzden, hiperprolaktinemi (prolaktin yüksekliği) şüphesi olan durumlarda, altta yatabilecek bir hipotiroidi ihtimalini ekarte etmek için TSH seviyesi de mutlaka ölçülmelidir.

HİPERTİROİDİZM

Hipertiroidizm, tiroid bezinin normalden fazla çalışarak aşırı miktarda tiroid hormonu (T3 ve T4) üretmesi sonucu ortaya çıkan bir metabolik bozukluktur. Bu durum, vücuttaki metabolik süreçlerin hızlanmasına yol açar ve çeşitli klinik belirtilere neden olur.

Hipertiroidizmin Nedenleri

  • En Yaygın Nedenler:
    • Graves Hastalığı (Basedow-Graves Hastalığı, Parry Hastalığı)
      • Otoimmün bir hastalıktır; bağışıklık sistemi tiroid bezini uyaran antikorlar üretir.
      • En sık görülen hipertiroidi nedenidir.
      • Genç kadınlarda daha sık görülür ve genetik yatkınlık rol oynar.
    • Toksik Nodüler Guatr (Plummer Hastalığı)
      • Tiroid bezinde birden fazla otonom çalışan nodül bulunur ve aşırı hormon salgılar.
      • Genellikle yaşlılarda görülür.
    • Toksik Adenom:Tiroid bezinde oluşan tek bir iyi huylu nodül, tiroidin geri kalanından bağımsız şekilde fazla hormon üretir.
    • Tiroiditler (Tiroid İltihapları): Tiroid bezinin iltihaplanmasıyla depolanmış hormonlar kana karışır.
      • Subakut tiroidit : Viral enfeksiyon sonrası gelişir, geçici hipertiroidi yapar.
      • Postpartum tiroidit: Doğum yapmış kadınlarda doğumdan sonraki ilk yıl içinde görülen bir tiroid bezi iltihabıdır. Otoimmün bir durumdur, yani vücudun bağışıklık sistemi yanlışlıkla tiroid bezine saldırır. Hamilelik sırasında bağışıklık sistemindeki değişikliklerin bu durumu tetiklediği düşünülmektedir. Doğum sonrası görülen otoimmün tiroidit, önce hipertiroidi sonra hipotiroidi yapabilir.
      • Hashimoto tiroiditi (erken dönem): Nadiren başlangıçta hipertiroidi yapabilir.
  • Daha Nadir Nedenler:
    • Aşırı İyot Alımı
    • Dışardan Aşırı Tiroid Hormonu Alımı Tedavi amaçlı veya bilinçsizce kullanılan tiroid hormonları aşırıya kaçıldığında hipertiroidiye yol açabilir
    • HCG İlişkili Hipertiroidi
      • Gebelikte aşırı hCG salınımı (Özellikle gebeliğin ilk aylarında veya çoğul gebeliklerde hCG hormonunun yüksek seviyeleri tiroid hormonlarının da yükselmesine neden olabilir.
      • hCG salgılayan tümörler (koryokarsinom, molar gebelik).
    • Ektopik Tiroid Dokusu (Struma Ovari):Nadiren yumurtalıklarda bulunan tiroid dokusu aşırı hormon üretebilir.
    • Hipofiz Bezi Sorunları:Nadir de olsa, hipofiz bezinden fazla TSH (tiroid uyarıcı hormon) salgılanması, tiroid bezini aşırı çalıştırarak hipertiroidiye yol açabilir.
    • Tiroid Bezi Tümörleri:İyi huylu ya da kötü huylu tümörler nadiren tiroid hormonlarının aşırı üretimine neden olabilir.

Hipertiroidizmin nedenini doğru bir şekilde belirlemek, uygun tedavi yönteminin seçilmesi için önemlidir. Bu nedenle, hipertiroidizm belirtileri olan kişilerin bir doktora başvurması gereklidir.

 Hipertiroidizm Belirtileri

Hipertiroidi, metabolizmanın hızlanmasına bağlı olarak birçok sistemi etkiler. En yaygın belirtiler:

    • Genel: Ellerde titreme, sıcağa tahammülsüzlük, sinirlilik ve hassasiyet, kilo kaybı (iştah artışına rağmen), aşırı terleme.
    • Kardiyovasküler: Nabız hızlanması (taşikardi) ve çarpıntı.
    • Gastrointestinal: İshal.
    • Göz: Gözlerin ileri doğru çıkması (egzoftalmi), göz kapağının düşmesi gibi çeşitli göz bulguları.
    • Endokrin: Guatr gelişimi (tiroid bezinin büyümesi).
    • Üreme Sistemi (Kadınlarda):
      • Adet düzensizliği (gecikmeli adet görme, uzun süreli adet görememe),
      • Adet kanaması miktarında azalma,
      • Adetler arası sürede uzama veya kısalma.
      • Ağır tirotoksikozda adet kesilmesi (amenore) görülebilir.

Hipertiroidizm Tanı Yöntemleri

Tanı, klinik bulgular, laboratuvar testleri ve görüntüleme yöntemleri ile konulur.

    • Klinik Değerlendirme (Öykü ve fizik muayene)
    • Laboratuvar Testleri
      • Hipertiroididen şüphelenilen durumlarda ilk bakılan testler:
        • TSH düzeyi (genellikle düşüktür)
        • Serbest T3 (sT3) ve Serbest T4 (sT4) düzeyleri (yüksek bulunur)
        • TSH yüksekse, nadir görülen hipofiz adenomu veya tiroid hormon direnci düşünülür.
      • Ayrıca Anti-tiroid antikor testleri (özellikle Graves hastalığında) bakılır.
        • Anti-TSHR (TSH Reseptör Antikoru), Anti-TPO , Anti-Tg, Tiroglobulin
    • Görüntüleme Yöntemleri
      • Tiroid ultrasonu: Nodül değerlendirmesi
      • Tiroid sintigrafisi (nodüllerin aktivitesini değerlendirmek için)
      • Orbita BT/MRI: Graves oftalmopatisi şüphesinde istenebilir.
    • Biyopsi: Şüpheli nodüllerde ince iğne aspirasyonu yapılabilir.

Hipertiroidi ve İnfertilite İlişkisi

    • Hormonal Dengesizlik
      • Aşırı T3 ve T4 üretimi, hipofiz kaynaklı LH ve FSH salınımını etkileyebilir.
      • Hipertiroksikozlu kadınlarda bazal LH/FSH seviyeleri hafif yüksek olabilir, ancak bu  yumurtlamayı tetikleyen mid-siklus pikleri bozulabilir.
    • Ovülasyon (Yumurtlama) Bozuklukları
      • Adet döngüsünün ortasındaki LH ve FSH pikleri, normalde yumurtlamayı tetikleyen kritik hormonal olaylardır. LH/FSH piklerinin azalması veya kaybı, anovülasyon (yumurtlamanın olmaması) ile sonuçlanabilir.
      • Progesteron seviyelerindeki yetersizlik, yumurtlamanın gerçekleşmediğinin göstergesidir. Bu da düzensiz adet döngülerine ve gebe kalmada zorluğa yol açar.
    • Gebelik Üzerindeki Riskler:
      • Kontrolsüz hipertiroidizm:
        • Spontan düşük (erken gebelik kaybı) riskini artırır.
        • Konjenital anomaliler (bebekte doğumsal bozukluklar) riski yükselir.

Hipertiroidizm Tedavi

Hipertiroidi tedavisinde amaç, tiroid hormon üretimini kontrol altına almaktır. Üç ana yöntem vardır:

    • İlaç tedavisi: Antitiroid ilaçlarla hormon üretimi baskılanır.
    • Radyoaktif iyot tedavisi:
      • Tiroid dokusunun harap edilmesi sağlanır.
      • Toksik nodüller ve Graves’te etkilidir.
      • Gebelik ve emzirme döneminde kontrendikedir.
    • Cerrahi tedavi:
      • Tiroid bezinin bir kısmı veya tamamı alınabilir.
      • Büyük guatr, şüpheli nodül veya ilaç yan etkilerinde tercih edilir.

Uygun tedaviyle (ilaçlar, radyoaktif iyot veya cerrahi) hipertiroidi genellikle kontrol altına alınır.  Tedavi sonrası hastaların düzenli takibi önemlidir, çünkü hipotiroidi gelişebilir ve hormon replasmanı gerekebilir. Erken müdahale ile komplikasyonlar  önlenebilir, yaşam kalitesi korunur.

Hipertiroidizm ve İnfertilite Tedavisi:Hipertiroidizmi olan ve infertilite sorunu yaşayan çiftlerde tedavi, öncelikle tiroid fonksiyonlarının normale döndürülmesini hedefler. Tiroid hormon seviyeleri kontrol altına alındıktan sonra, doğal yolla gebelik şansı artabilir.

Tiroid fonksiyonları normale döndükten sonra hala gebelik elde edilemezse, infertilite tedavisi seçenekleri değerlendirilebilir. Bu tedaviler arasında ovulasyon indüksiyonu, aşılama (intrauterin inseminasyon – IUI) ve tüp bebek (in vitro fertilizasyon – IVF) yer alabilir. Tüp bebek tedavisi öncesinde tiroid fonksiyonlarının kontrol edilmesi ve ideal aralıkta tutulması önemlidir.

 

HİPOTİROİDİZM

Hipotiroidizm, tiroid bezinin yeterli miktarda tiroid hormonu üretememesi durumudur. Bu hormonların eksikliği vücut fonksiyonlarının yavaşlamasına ve çeşitli belirtilere yol açabilir

Hipotiroidizm Potansiyel Nedenleri

    • Otoimmün bozukluklar (Hashimoto tiroiditi):Hashimoto tiroiditi(Kronik lenfositik tiroidit) tiroid bezinin otoimmün hastalıklarının en yaygın olanıdır. Tiroid hücre antijenlerine karşı oluşmuş otoantikorların etkisi vardır. Genç kadınlarda sıktır.
    • Tiroid bezinin ameliyatla alınması
    • Radyoaktif iyot tedavisi
    • İyot Eksikliği: Tiroid hormon üretimi için gerekli bir mineraldir.
    • Hipotalamo-hipofizer yetersizlik sonucu  TSH hormonun eksikliği (örn. Sheehan sendromu)
    • Bazı ilaçlar: Lityum gibi bazı ilaçlar tiroid fonksiyonlarını baskılayabilir.
    • Doğumsal hipotiroidizm: Bebeklerde tiroid bezinin hiç gelişmemesi ya da az gelişmesi durumu.
    • Diğer Nedenler: Nadiren de olsa tiroid bezinin iltihaplanması (tiroidit), genetik faktörler ve bazı beslenme sorunları hipotiroidizme yol açabilir.

Hipotiroidizm Klinik Belirti ve Bulguları

Hipotiroidizmde klinik tablo oldukça değişkendir. Bazı hastalarda hiçbir belirti görülmeyebilirken, çoğunda vücut metabolizmasının yavaşlamasına bağlı olarak çeşitli belirti ve bulgular ortaya çıkar. Bu durum, hemen tüm organ sistemlerinin işlevlerinin yavaşlamasıyla sonuçlanır. Sık görülen klinik belirti ve bulgular şunlardır:

    • Gastrointestinal Sistem: Kabızlık
    • Termoregülasyon: Soğuğa tahammülsüzlük ve vücut ısısının düşmesi (hipotermi)
    • Nöropsikiyatrik Sistem: Zihinsel işlevlerde yavaşlama (unutkanlık, uykuya eğilim, sakarlık, yavaş konuşma), kolay yorulma
    • Kardiyovasküler Sistem: Nabızda yavaşlama (bradikardi)
    • Hematolojik Sistem: Kansızlık (anemi)
    • Metabolik Sistem: Kan kolesterol seviyelerinde artış (hiperkolesterolemi)
    • Sıvı Dengesi: Su tutulumuna bağlı ödemler
    • Nöromüsküler Sistem: Su tutulumuna bağlı olarak bilek kanalından geçen sinirin sıkışması sonucu oluşan karpal tünel sendromu
    • Üreme Sistemi (Kadınlarda): Üreme çağındaki kadınlarda en sık görülen belirtiler adet düzensizliğidir. Gecikmeli adet görme (oligomenore) veya uzun süreli adet görememe (amenore) doğrudan hipotiroidiye bağlı olabileceği gibi, hipotiroidi sonucu artan TRH (Tirotropin Salgılatıcı Hormon) hormonunun prolaktin hormonu salgısını uyarmasıyla ortaya çıkan hiperprolaktinemiye de bağlı olabilir.

Hipotiroidizm Tanı Yöntemleri

Hipotiroidizm tanısı, klinik belirtilerin değerlendirilmesi ve laboratuvar testleriyle tiroid fonksiyonlarının ölçülmesi ile konur.

    • Klinik Değerlendirme (Öykü ve fizik muayene)
    • Laboratuvar Testleri
      • TSH (Tiroid Uyarıcı Hormon):
        • Primer hipotiroidizmde (tiroid bezinin kendisinden kaynaklanan) TSH yüksek, serbest T4 düşüktür.
        • Subklinik hipotiroidizmde TSH hafif yüksek, fakat serbest T4 normal sınırlardadır.
        • Santral (hipofizer) hipotiroidizmde TSH normal veya düşük, serbest T4 düşüktür.
      • Serbest T4 (FT4):Tiroid hormonunun aktif formudur. Düşük olması hipotiroidiyi doğrular.
      • Serbest T3 (FT3):Genellikle rutinde bakılmaz, ancak T3 tirotoksikozu veya atipik vakalarda istenebilir.
      • Anti-TPO (Anti-tiroperoksidaz antikoru) ve Anti-Tg (Anti-tiroglobulin):Hashimoto tiroiditi (otoimmün hipotiroidi) tanısında kullanılır. Pozitifliği otoimmün kökeni gösterir.
      • Prolaktin:Hipotiroidide TRH artışına bağlı hiperprolaktinemi olabilir.
      • Lipid profili
    • Görüntüleme Yöntemleri
      • Tiroid Ultrasonu:Tiroid bezinin yapısını değerlendirmek için kullanılır. Hashimoto’da heterojen ve hipoekoik görünüm olabilir.
      • Tiroid Sintigrafisi (Nadiren gerekir):Konjenital hipotiroidi veya nodüler hastalıkta kullanılır.

Hipotiroidizm ve İnfertilite

Kadınlarda hipotiroidizm, adet düzensizliklerinden yumurtlama sorunlarına kadar birçok üreme problemiyle ilişkilidir.

  • Adet Düzensizlikleri: Hipotiroidizm, adet döngüsünü bozarak düzensiz, seyrek veya hiç adet görememeye (amenore) yol açabilir. Bu durum yumurtlamayı (ovülasyon) etkileyerek gebelik şansını azaltır. Bu durumun altında yatan mekanizmalar; artan TRH (tirotropin salgılatıcı hormon) sekresyonunun prolaktin salınımını uyarması, FSH/LH pulsatif salınımının bozulması ve endometrial dokunun tamir mekanizmalarının aksaması şeklinde açıklanabilir.
  • Yumurtlama Sorunları (Anovülasyon): Tiroid hormonları, yumurtalıkların sağlıklı çalışması için gereklidir. Eksikliği yumurta gelişimini ve salınımını bozabilir. Hipotiroidi, hipotalamustan GnRH salınımını değiştirerek FSH ve LH üretimini, LH dalgalanmalarının bozulmasını, yumurtlamayı (ovülasyonu) engelleyebilir.
  • Düşük Over Rezervi İlişkisi:
    • Düşük Yumurta Rezervi ile TSH İlişkisi:Hipotiroidi (yüksek TSH), menstrual düzensizlikler ve anovulasyonla ilişkilendirilmiştir. Ancak düşük over rezervi ile direkt bir nedensel ilişki henüz net değildir.Bazı çalışmalarda, hipotiroidili kadınlarda AMH (Anti-Müllerian Hormon) seviyelerinin daha düşük olduğu gözlemlenmiş fakat bazı çalışmalarda ise  TSH ile AMH arasında anlamlı bir ilişki bulanamamıştır.
    • Hashimoto Tiroiditi ve Yumurtalık Fonksiyonları:Hashimoto tiroiditi, bağışıklık sisteminin tiroid bezine saldırmasıyla ortaya çıkan bir otoimmün hastalıktır ve genellikle hipotiroidiye yol açar. Bu durumda yükselen anti-TPO ve anti-tiroglobulin antikorları, yumurtalık dokusuna da zarar verebilir. Bu durum, erken yumurtalık yetmezliği (POI) riskini artırabilir.
  • Artan Düşük Riski: Hipotiroidizm tedavi edilmediğinde, gebelik oluşsa bile düşük riski artabilir. Ayrıca embriyonun rahme tutunması da zorlaşabilir.
  • Prolaktin Artışı: Hipotiroidi, sekonder hiperprolaktinemi nedenlerinden biridir. Hipotiroidi (özellikle ağır/uzun süreli) prolaktin (PRL) seviyelerini yükseltebilir. Bu durum, tirotropin salgılatıcı hormon (TRH)’nın artışına bağlıdır. Bu hormon yüksekliği yumurtlamayı baskılayarak infertiliteye katkıda bulunabilir. Prolaktin yüksekliği olan her hastada TSH bakılmalıdır. Tedavi edilmeyen hipotiroidi, gereksiz prolaktinoma araştırmalarına yol açabilir.

Subklinik Hipotiroidizm ve İnfertilite

Subklinik hipotiroidizm, tiroid hormonlarının normal sınırlar içinde olduğu ancak TSH seviyesinin yüksek olduğu durumdur. Gebe kalmak isteyen kadınlarda subklinik hipotiroidizmin (normal tiroid hormon düzeyleri ile birlikte yüksek TSH düzeyi) tanımı konusunda fikir birliği bulunmamaktadır ve TSH için normalin üst sınırının ne olması gerektiği tartışılmaktadır.Bazı uzmanlar subklinik hipotiroidizmi infertilitenin önemli bir nedeni olarak değerlendirmektedir. Bu nedenle, TSH düzeylerinin gebelik öncesinde belirli bir değerin altında tutulması önerilir.

Hipotiroidizm, kadın üreme sistemini birçok yönden etkileyebilen ciddi bir sağlık problemidir. Adet düzensizlikleri, yumurtlama sorunları, düşük riski ve embriyo tutunma problemleri gibi çeşitli etkileri olabilir. Özellikle çocuk sahibi olmayı planlayan ya da tüp bebek tedavisi gören kadınların tiroid fonksiyonlarını kontrol ettirmeleri son derece önemlidir. Erken tanı ve doğru tedavi ile hormon seviyeleri dengelenebilir ve doğurganlık potansiyeli artırılabilir.

Hipotiroidizm ve Tedavi

Hipotiroidizm tedavisi genellikle eksik olan tiroid hormonunu yerine koymayı amaçlayan bir hormon replasman tedavisidir. Bu amaçla en sık kullanılan tedavi yöntemi, vücudun doğal olarak ürettiği bir tiroid hormonunun sentetik olarak üretilmiş ve tablet haline getirilmiş şekli kullanılmaktadır.

Tedaviye genellikle düşük dozla başlanır. Ardından, kandaki tiroid hormon düzeyleri düzenli olarak takip edilerek ilaç dozu kademeli şekilde ayarlanır. Hedef, hormon seviyelerini normal aralıklarda tutmak ve hipotiroidizme bağlı belirtileri ortadan kaldırmaktır.Tedavi sürecinde düzenli aralıklarla kan testleri yapılması çok önemlidir. Bu testler sayesinde doz ihtiyacı değerlendirilir ve gerektiğinde ayarlama yapılır. Hormon düzeyleri dengeye otursa bile, tiroid fonksiyonlarının belirli aralıklarla kontrol edilmesi gerekir.

Hipotiroidizm genellikle uzun süreli, hatta ömür boyu sürebilen bir tedavi gerektirir. Bu nedenle ilacın her gün aynı saatte, doktorun önerdiği şekilde düzenli olarak kullanılması ve takiplerin ihmal edilmemesi oldukça önemlidir.

Hipotiroidizm İnfertilite Tedavisi

Hipotiroidizm olan ve infertilite sorunu yaşayan çiftlerde tedavi, öncelikle tiroid fonksiyonlarının normale döndürülmesini hedefler. Tiroid hormon seviyeleri kontrol altına alındıktan sonra, doğal yolla gebelik şansı artabilir.Tiroid fonksiyonları normale döndükten sonra hala gebelik elde edilemezse, infertilite tedavisi seçenekleri değerlendirilebilir. Bu tedaviler arasında ovulasyon indüksiyonu, aşılama (intrauterin inseminasyon – IUI) ve tüp bebek (in vitro fertilizasyon – IVF) yer alabilir. Tüp bebek tedavisi öncesinde tiroid fonksiyonlarının kontrol edilmesi ve ideal aralıkta tutulması önemlidir.

 Tüp bebek (IVF) tedavisi sırasında kullanılan yumurtalık uyarıcı ilaçlar, östrojen seviyelerini belirgin şekilde artırarak tiroksin bağlayıcı globulin (TBG) üretimini uyarır ve bu durum serbest T4 (FT4) seviyelerinde geçici düşüşe ve TSH’da hafif yükselmeye neden olabilir. Özellikle subklinik hipotiroidisi veya anti-TPO pozitifliği olan kadınlarda bu durum, gebelik şansını azaltabilir ve düşük riskini artırabilir. Bu nedenle, IVF öncesinde TSH, FT4 ve anti-TPO antikorlarının değerlendirilmesi ve gerekirse tedavisinin başlanması önerilmektedir. Tedavi edilmemiş hipotiroidi, yüksek östrojen seviyeleriyle birleştiğinde embriyo implantasyonunu olumsuz etkileyebileceğinden, IVF sürecinde tiroid fonksiyonlarının yakın takibi önem taşımaktadır.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

  • Tiroid hormonları neden infertiliteye neden olur?

Tiroid hormonları (T3, T4) metabolizma, yumurtlama (ovulasyon) ve adet döngüsünü düzenler. Tiroidin az çalışması (hipotiroidi) veya aşırı çalışması (hipertiroidi):

  • Yumurtlama bozukluklarına,
  • Adet düzensizliklerine (oligomenore, amenore),
  • Progesteron dengesizliğine,
  • Düşük riskinin artmasına yol açabilir.
  • Tiroid hastalığı olanlar hamile kalabilir mi?

Evet, tedaviyle hamile kalınabilir. Tiroid hormonları kontrol altına alındığında doğurganlık çoğunlukla normale döner.

  • Tüp bebek (IVF) öncesi tiroid testi yapılmalı mı?

Evet. TSH yüksekliği tüp bebek başarısını düşürür. Özellikle:

  • Tekrarlayan düşükleri olanlar,
  • PCOS’lu hastalar,
  • Açıklanamayan infertilitesi olanlar tiroid paneli yaptırmalıdır.
  • Tiroid Nodülleri İnfertiliteye Sebep Olur mu?

Nodüllerin kendisi genellikle kısırlık yapmaz, ancak nodül fonksiyonel ise (aşırı hormon üretiyorsa) hipertiroidiye yol açabilir.Cerrahi gerektiren nodüller ameliyat sonrası hipotiroidi yapabilir.

 

“Bu içerik, sağlık konularında genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Kişisel tıbbi durumlar farklılık gösterebileceğinden, tanı ve tedavi için mutlaka bir doktora veya sağlık uzmanına başvurmanız önemle tavsiye edilir.”